
Tuzla Gayrimenkul Avukatı, özellikle gayrimenkul hukukunu ilgilendiren tüm anlaşmazlık ve uyuşmazlıkların çözülmesinde çok önemli bir yere sahiptir. Her türlü taşınmazı ilgilendiren düzenlemelerin yer aldığı gayrimenkul hukuku, çok kapsamlı bir hukuk dalıdır.
Ülkemizde de açılan dava çeşitlerine bakıldığı zaman en çok anlaşmazlıkların taşınmazlar ile ilgili olduğu görülmektedir. Özellikle gayrimenkul davaları ile ilgili Tuzla gayrimenkul avukatı ile çalışılması kilit noktadır.
Çünkü bu dava türlerinde yasal ve belirli zaman sınırları bulunmaktadır. Hukuki bir destek almadan açılacak olan gayrimenkul davasında, maddi açıdan zorlayıcı ve geri dönüşü oldukça zor durumlar ile karşı karşıya kalınabilmektedir.
Tuzla gayrimenkul avukatı aracılığı ile açabileceğiniz gayrimenkul davaları, genel olarak Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde görülmektedir.
Gayrimenkul davalarında yazılı yargılama usulü uygulanmaktadır. Bunun için davanın taraflarından herhangi bir yazılı yargılama usulüne uygun şekilde riayet etmediği zaman hak kaybına uğrayabilmektedir.
Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi, gayrimenkul hukuku içerisinde odlukça önemli bir konudur. Hazırlanan sözleşmedeki şartların yerine getirilmesi neticesinde taşınmazın satışının yapılabilmesi için, talep hakkının doğmasına yardımcı olan ön sözleşmeye denilmektedir.
Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi sadece resmi bir şekilde yapılması gereken bir sözleşme türüdür. Bunun yanı sıra sözleşmede sadece tarafların talep hakkı yer almaktadır. Taraflara herhangi bir ayni hak tanınmadığı gibi, bu sözleşme türü sayesinde yaşanabilecek dolandırıcılık gibi durumların önüne geçilmektedir.
Ancak herhangi bir hukuki destek almadan hazırlanan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinde eksiklikler veya usule uygunsuz durumların olması da mağduriyetlere neden olabilmektedir. Bu tür resmi sözleşmelerin hazırlanması ve imzalanması aşamasında Tuzla gayrimenkul avukatı ile görüşülmesi avantajlı olacaktır.
Tuzla gayrimenkul avukatı desteği ile açılması gereken dava türlerinden biri de kiracının tahliyesi davasıdır. Ülkemizde en çok açılan dava çeşitlerinden biri olarak bilinen kiracının tahliyesi davası, gayrimenkul hukukunda da önemli bir yere sahiptir.
Kiracının tahliye edilebilmesi için farklı yasal nedenlerin oluşmuş olması gerekmektedir. Kira bedelinin ödenmemesi veya oturan kiracının apartmanda komsulara rahatsızlık vermesi gibi nedenler gösterilebilmektedir.
Yapılmış olan kira sözleşmeleri genelde kiracıyı korumak açısından daha avantajlıdır. Ancak kiracının tahliyesi davasını açacak olan mülk sahibi, yasal nedenleri ve kanunu çok iyi bilmeli ve buna göre dava açmalıdır.
Eğer yapılan bir kadastro işlemi sonucunda karşı taraf hak kaybına uğramış ise kadastro sonucu verilen tapunun iptali davası açılabilmektedir. Tapu tescil ve iptal davası için Tuzla gayrimenkul avukatı ile görüşülmelidir.
İlgili olan davanın açılabilmesi için öncelikli olarak tapu kayıtlarının ve aynı zamanda kadastro tespit tutanaklarının da incelenmesi gerekmektedir. Özellikle bu tür davalarda zamanaşımından kaynaklı olarak hak kaybı yaşanması sıklıkla görülmektedir.
Kişinin sahip olduğu taşınmazda kamulaştırma yöntemi ile ortak kullanım amacına hizmet vermesi sağlanmaktadır. Ancak yapılan kamulaştırma sonrasında idare aracılığı ile tek taraflı işlem yapılmaktadır.
Eğer idare tarafından kamulaştırma kararı alınmış ise, taşınmazın sahibi aleyhine olacak şekilde tapu tescili ve iptali davası açılabilmektedir. Ancak davalı taraf ise kendi haklarını savunmakta her zaman hak sahibidir. Çünkü idare tarafından alınmış olan kamu yararı her zaman hukuki anlamada yararlı olarak kabul edilmemektedir.
Bu gibi bir durumun meydana gelmesi neticesinde Tuzla gayrimenkul avukatı aracılığı ile tescil ve tapu iptali davası açılabilmektedir. Kamulaştırma kararının iptaline karar verilmesi durumunda ise, taşınmaz sahibinin lehine bir sonuç elde edilmektedir. Özellikle İmar Hukuku ile yakından ilgili olan kamulaştırmanın iptali davasında, her zaman taşınmaz sahibinin haklarının gözetildiği ve korunduğu bilinmektedir.
Tuzla gayrimenkul avukatı ile birlikte hazırlanacak olan kat karşılığı inşaat sözleşmesi, yasal olarak prosedüre uygun olduğu için hak kaybı yaşanmasının önüne geçer.
Özellikle ticari yaşantıda çok önemli bir yere sahip olan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin hazırlık aşamasında uzman bir avukattan yardım almanız gerekmektedir. Genelde gayrimenkul hukuku kapsamında meydana gelen anlaşmazlıkların pek çoğu inşaat sözleşmelerinden kaynaklı meydana gelebilmektedir.
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile birlikte yüklenici taraf ve arsa sahibi arasında bir sözleşme yapılmaktadır. Hazırlanacak olan bu sözleşme her iki tarafa da borç yükleyecek bir yapıdadır. Ancak diğer sözleşme türleri ile karşılaştırıldığında karma bir yapıya sahip olduğu söylenebilir.
İnşaat sözleşmeleri iki ayrı sözleşmenin birleşmesi ile oluşturulmaktadır. Özellikle kar karşılığı inşaat sözleşmelerinde resmi şekil şartı aranmaktadır.
Oldukça sık yapılan bir sözleşme türü olmasından dolayı anlaşmazlık oranı da sayıca fazladır. Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde her zaman sözleşme ile ilgili güncel hukuki durum ve Yargıtay’ın vermiş olduğu son kararlar ve içtihatlar de yakından takip edilmelidir.
Taşınmazın kat mülkiyeti verilirken bulunmuş olduğu parsel üzerinden değerleme oranı hesaplanmakta ve bu oradan pay verilmektedir. Taşınmaza verilen bu paya ise arsa payı denilmektedir. Arsa payları belirlendikten sonra kişiler sadece sahip oldukları alanlar üzerinde hak sahibi olabilmektedir.
Ancak bağımsız olan alanların orantılı bir şekilde paylaştırılmadığı durumu bulunuyor ise arsa paylarının düzeltilmesi için dava açılabilmektedir. Bu durumda açılacak olan dava türüne ise, arsa payı düzeltim davası adı verilmektedir.
Kiracı ve taşınmaz sahibi arasında düzenlenen kira sözleşmesi, karşılıklı tarafların iade beyanı ile oluşturulmaktadır. Ancak söz konusu olan kira sözleşmesinin hazırlandığı dönemde kira bedelinin belirlenmesi konusunda anlaşmazlıklar yaşanabilir.
Eğer kira bedeli ile ilgili bir anlaşmaya varılamıyor ise, kira bedelinin tespiti davası ile anlaşmazlık çözüme ulaştırılabilmektedir. Kira sözleşmesinin yenilendiği dönemde karşılaşılan bu anlaşmazlıkta açılacak olan davada emsal kira bedelleri baz alınabilmektedir.
Kiraya sadece o dönemde belirlenen oranlarda zam yapılması uygun görülmektedir. Hakkaniyete uygun şekilde kiraya zam yapılması hedeflendiği için bu tür anlaşmazlıklarda Tuzla gayrimenkul avukatı ile görüşülmesi hak kaybı yaşanmaması adına oldukça önemlidir.
Gayrimenkul hukuku kapsamında açılacak olan tüm dava türleri ile Tuzla gayrimenkul avukatı ilgilenmektedir. Takip edilen ve açılan bazı dava türleri ve sözleşmeler ise şu şekilde sıralanabilir: