Kocaeli-İzmit’te bulunan alanında uzman ve donanımlı kadromuzla ceza avukatı olarak müvekkillerimize şikayetlerinde, kovuşturma ve soruşturma aşamalarında, davalarının dilekçelerinde, beyanlarında ve her türlü hukuki konuda müşteki vekil veya sanık müdafi olarak hizmet sunmaktayız. İstanbul ceza avukatı olarak masak tarafından illegal bahis oynama bir diğer adıyla yasadışı bahis isnadıyla hesaplarına bloke konulan müvekkillerimize de hukuki hizmet sağlamaktayız. Kocaeli-İzmit ceza avukatı olarak müvekkillerimize güncel kanun değişikliklerini de dikkate alarak hizmet sunmaktayız.
Kocaeli-İzmit ceza avukatı olarak büromuz:
Polatoğlu Hukuk Bürosu olarak 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu, 5271 Sayılı Ceza Muhakamesi Kanunu, 5236 Sayılı Kabahatler Kanunu, 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunu, 5252 Sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulamada Şekli Hakkındaki Kanunu, 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu gibi kanunları temel alarak müvekkilin haklarının korunması için hizmet vermekteyiz.
Bu kanunların en önemlisi Türk Ceza Kanunudur. Bu kapsam da kanun genel ve özel hükümler olarak iki bölümden oluşan kanunun temel içeriği suçları ve cezaları belirlemektir. Diğer önemli kanun ise Ceza Muhakemesi Kanunudur. Bu kanun çerçevesinde müvekkillerin savunulmasında hangi usul ve esaslar çerçevesinde yapılacağı belirlenmiştir. Kocaeli-İzmit Ceza Avukatı olarak bu iki kanun ve diğer kanunlar çerçevesinde müvekkillere en iyi hizmeti sunmaktayız.
Bu kapsamda da Kocaeli-İzmit ceza avukatı olarak müvekkillerimize:
• Taksirle Yaralama
• Kasten Yaralama
• Trafik Cezası
• Bahis Sitelerinden Dolayı Masak Blokesi
• Belgede Sahtecilik
• Dolandırıcılık
• Güveni Kötüye Kullanma
• Mala Zarar Verme
• Gümrük Kaçakçılığı
• Örgütlü Suçlar
• Özel Hayatın Gizliliği
• Hırsızlık
• Düşünce Özgürlüğü
• Bilişim Suçları
Ve bunun gibi suçlarda müvekkillerin en iyi şekilde savunulması veya haklarının korunması için uzman kadromuz hizmet sunmaktadır. Bu hizmetlerimiz ise:
• Müvekkiller için şikayet dilekçesinin oluşturulması
• Müvekkillerin ifadeleri alınırken yanlarında bulunarak haklarının korunmasının sağlanması
• Müvekkilin ağır ceza mahkemelerinde sanık müdafii veya müşteki vekili olarak savunulması
• Müvekkilin asliye ceza mahkemelerinde sanık müdafii veya müşteki vekili olarak savunulması
• Müvekkilin sulh ceza mahkemelerinde sanık müdafii veya müşteki vekili olarak savunulması
• Savcılık tarafından verilen takipsizlik kararlarına itiraz edilmesi
• Tutuklama veya koruma kararı verildiğinde müvekkil için bu kararlara itiraz edilmesi
• Müvekkil cezaevinde ise ziyaret yapılması
• Müvekkilin dosyasının Yargıtay’a gitmesi neticesinde temyiz dilekçesinin yazılması
Kocaeli-İzmit ceza avukatı olarak müvekkillerin şikayetçi veya davalı olduğu her durumda her türlü hukuki işlemi özverili bir şekilde hukuki yollar kullanılarak müvekkillerin haklarını korumaktayız. Bu çerçevede bize ulaşmak ve daha detaylı bilgi almak için İletişim bölümünü ziyaret edebilirsiniz.
İllagal bahis ve şans oyunu oynayanların bir diğer adıyla yasadışı bahis banka hesaplarına MASAK tarafından veya bankalar tarafından konulan bloke hakkındaki aşağıdaki yazımızda belirttiğimiz gibi Kocaeli-İzmit Ceza Avukatı olarak Polatoğlu Hukuk Bürosu tarafından müvekkillerimize hukuki hizmet sağlanmaktadır:
BANKA HESABINA MASAK BLOKESİ
BAHİS OYUNLARI VE ŞANS OYUNLARI OYNAMA NETİCESİNDE BANKA HESABINA BLOKE KONULMASI
İllegal bahis veya şans oyunları oynayanların banka hesapları MASAK tarafından bloke edilmektedir. Bu bloke edilmenin kanuni temeli 5549 sayılı suç gelirlenin aklanmasının engellenmesi hakkında kanundur.
Ayrıca 7258 sayılı Futbol Ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis Ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun da uygulanmaktadır.
Bu kanunlar çerçevesinde ilgililere yaptırım olarak idari para cezası da verilebilmektedir.
MASAK bu kapsamda ilgili kişilerin şüpheli işlemlerinin bildirimlerini alıp inceleyip değerlendirme yaptıktan sonra şayet aklama işlemi görürse CMK hükümleri çerçevesinde değerlendirmesini savcılığa intikal ettirecektir.
Savcılık ise Ceza Kanunu’nun 54. Ve 55. Maddesi uyarınca eşya müsadere talebinde bulunabilecektir. Bu kapsamda da ilgililerin fiillerinde kullandıkları eşyaları veya kazançlarının müsadere edilmesini isteyebileceklerdir. Bu talep sulh ceza hakimi tarafından karar verilir. Bu karara karşı istinafa başvurulabilir.
Diğer bir konu ise ilgili kişilerin banka hesaplarının 7 gün süreyle bloke edilmesidir. 5549 kanun çerçevesinde banka hesaplarınanın bloke edilmesi 7 gün içinde sonuçlandırılması gerekmektedir. İlgili madde 19A maddesidir. Bu 7 gün aşıldığı takdirde ise ilgililer yürütmeyi durdurma kararı aldırarak blokeyi kaldırabilirler.
Son olarak illegal bahis oynamak suç değil kabahattir. Bu kapsamda da mahalli idareamiri idari para cezası vermeye yetkilidir. Bu idari cezaya karşı da sulh ceza hakimliğine itiraz edilebilir.
Bunların dışında herhangi bir MASAK kararı veya savcılık kararı olmaksızın BANKALARIN UYUM MÜDÜRLÜKLERİ banka hesabına bloke koyabilmektedir. Bu durumda haksız blokenin kaldırılması için mutlaka uzman bir avukattan destek alınarak hukuki süreç başlatılmalıdır.
5549 sayılı kanun metni ise:
SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ
ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN
Kanun Numarası : 5549
Kabul Tarihi : 11/10/2006
Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 18/10/2006 Sayı : 26323
Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 46
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç ve Tanımlar
Amaç
MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amacı, suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine ilişkin usûl ve esasları belirlemektir.
Tanımlar
MADDE 2 – (1) Bu Kanunda geçen;
a) Bakanlık: Maliye Bakanlığını,
b) Bakan: Maliye Bakanını,
c) Başkanlık: Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığını,
ç) Koordinasyon Kurulu: Malî Suçlarla Mücadele Koordinasyon Kurulunu,
d) Yükümlü: Bankacılık, sigortacılık, bireysel emeklilik, sermaye piyasaları, ödünç para verme ve diğer finansal hizmetler ile posta ve taşımacılık, talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler; döviz, taşınmaz, değerli taş ve maden,mücevher, nakil vasıtası, iş makinesi, tarihi eser, sanat eseri ve antika ticareti ile iştigal edenler veya bu faaliyetlere aracılık edenler ile noterler, spor kulüpleri ve Bakanlar Kurulunca belirlenen diğer alanlarda faaliyet gösterenleri,
e) (Değişik: 7/7/2011 - KHK - 646/10 md.) Denetim elemanı: Vergi Müfettişleri, Gümrük ve Ticaret Müfettişleri, Bankalar Yeminli Murakıpları, Hazine Kontrolörleri, Sigorta Denetleme Uzman ve Aktüerleri, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve Sermaye Piyasası Kurulu Uzmanlarını,
f) Suç geliri: Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerini,
g) Aklama suçu: 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 282 nci maddesinde düzenlenen suçu,
ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Yükümlülükler ve Bilgi Değişimi
Kimlik tespiti
MADDE 3 – (1) Yükümlüler, kendileri nezdinde yapılan veya aracılık ettikleri işlemlerde işlem yapılmadan önce, işlem yapanlar ile nam veya hesaplarına işlem yapılanların kimliklerini tespit etmek zorundadır.
(2) Kimlik tespitine esas belge nevilerini belirlemeye Bakanlık yetkili olup, kimlik tespitini gerektiren işlem türleri, bunların parasal sınırları ve konuyla ilgili diğer usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir.
Şüpheli işlem bildirimi
MADDE 4 – (1) Yükümlüler nezdinde veya bunlar aracılığıyla yapılan veya yapılmaya teşebbüs edilen işlemlere konu malvarlığının yasa dışı yollardan elde edildiğine veya yasa dışı amaçlarla kullanıldığına dair herhangi bir bilgi, şüphe veya şüpheyi gerektirecek bir hususun bulunması halinde bu işlemlerin yükümlüler tarafından Başkanlığa bildirilmesi zorunludur.
(2) Yükümlüler, Başkanlığa şüpheli işlem bildiriminde bulunulduğunu, yükümlülük denetimi ile görevlendirilen denetim elemanları ile yargılama sırasında mahkemeler dışında, işleme taraf olanlar dahil hiç kimseye açıklayamazlar.
(3) Yükümlülerin hangi faaliyetlerinden dolayı ve hangi usûl ve esaslara göre şüpheli işlem bildiriminde bulunacağı yönetmelikle belirlenir.
Eğitim, iç denetim, kontrol ve risk yönetim sistemleri ile diğer tedbirler
MADDE 5 – (1) Bakanlık; bu Kanunun amacına uygun olarak eğitim, iç denetim, kontrol ve risk yönetim sistemleri oluşturulması ve bu Kanunla getirilen yükümlülüklere uyumu sağlamak üzere, gerekli yetki ile donatılmış idarî düzeyde görevli tayin edilmesi de dahil, gereken tedbirlerin alınması konusunda, işletme büyüklükleri ve iş hacimlerini de dikkate alarak yükümlüleri ve uygulamaya ilişkin usûl ve esasları belirlemeye yetkilidir.
Devamlı bilgi verme
MADDE 6 – (1) Yükümlüler taraf oldukları veya aracılık ettikleri işlemlerden, Bakanlıkça belirlenecek tutarı aşanları Başkanlığa bildirmek zorundadırlar.
(2) Devamlı bilgi verme kapsamındaki işlem türleri, bilgilerin ne şekilde ve hangi sürelerde verileceği, kapsam dışında tutulacak yükümlüler ile uygulamaya ilişkin diğer usûl ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.
(3) Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin olarak, yükümlüler dışındaki kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki kurum ve kuruluşlardan da Başkanlığa devamlı bilgi vermeleri istenebilir. Kimlerin, hangi usûl ve esaslara göre devamlı bilgi vereceği yönetmelikle belirlenir.
Bilgi ve belge verme
MADDE 7 – (1) Kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kuruluşlar, Başkanlık ve denetim elemanları tarafından istenilecek her türlü bilgi, belge ve bunlara ilişkin her türlü ortamdaki kayıtları, bu kayıtlara erişimi sağlamak veya okunabilir hale getirmek için gerekli tüm bilgi ve şifreleri tam ve doğru olarak vermek ve gerekli kolaylığı sağlamakla yükümlüdür.
(2) Yukarıdaki fıkraya göre talepte bulunulanlar savunma hakkına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla, özel kanunlarda yazılı hükümleri ileri sürerek bilgi ve belge vermekten kaçınamazlar.
Muhafaza ve ibraz
MADDE 8 – (1) Yükümlüler, bu Kanunla getirilen yükümlülüklere ve işlemlerine ilişkin her türlü ortamdaki; belgeleri düzenleme tarihinden, defter ve kayıtları son kayıt tarihinden, kimlik tespitine ilişkin belgeleri ise son işlem tarihinden itibaren sekiz yıl süreyle muhafaza ve istenmesi halinde yetkililere ibraz etmekle yükümlüdür.
Erişim sistemi
MADDE 9 – (1) Kanunları veya faaliyet konuları gereğince, ekonomik olaylara, servet unsurlarına, vergi mükellefiyetlerine, nüfus bilgilerine ve yasa dışı faaliyetlere ilişkin kayıt tutan kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki kurum ve kuruluşların bilgi işlem sistemlerine Bakanlık ve ilgili Bakanlığın veya kamu kurumu niteliğindeki kurum ve kuruluşların yetkili organlarının birlikte belirleyeceği usûl ve esaslar dahilinde Başkanlıkça erişim sistemi kurulabilir.
(2) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası hariç kamu sermayeli bankalar ile kamu iktisadî teşebbüsleri birinci fıkra kapsamı dışındadır.
Elektronik tebligat
MADDE 9/A- (Ek: 18/6/2014-6545/87 md.)
(1) Bu Kanun ve 7/2/2013 tarihli ve 6415 sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanunun uygulanması kapsamında yapılacak tebligatlar, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanununun 7/A maddesinde düzenlenen elektronik tebligata ilişkin usullere bağlı olmaksızın, elektronik ortamda tebliğ edilebilir ve tebligata elektronik ortamda cevap verilmesi istenebilir. Bu şekilde yapılan tebligatlar karşı tarafa ulaştığında tebliğ edilmiş sayılır.
(2) Başkanlık, elektronik ortamda yapılacak tebligatla ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma ve cevapların elektronik ortamda verilmesi zorunluluğu getirmeye, elektronik ortamda tebliğ yapılacaklar ile elektronik ortamdaki tebligata ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
Yükümlülerin korunması
MADDE 10 – (1) Bu Kanun gereğince yükümlülüklerini yerine getiren gerçek ve tüzel kişiler hiçbir şekilde hukukî ve cezaî bakımdan sorumlu tutulamaz.
(2) Özel kanunlarda hüküm bulunsa dahi şüpheli işlem bildiriminde bulunanlara dair, mahkeme dışında, üçüncü kişi, kurum ve kuruluşlara bilgi verilemez. Bu kişilerin kimliklerinin saklı tutulması ve güvenliklerinin sağlanması için mahkemece gerekli önlemler alınır.
Yükümlülük denetimi
MADDE 11 – (1) (Değişik: 7/7/2011 - KHK - 646/10 md.) Bu Kanun ve ilgili mevzuatla getirilen yükümlülüklerin denetimi, 2 nci maddede sayılan denetim elemanları vasıtasıyla yerine getirilir.
(2) Başkanlık, yükümlüler nezdinde yapılacak denetimin münferiden veya bir denetim programı kapsamında yapılmasını isteyebilir. Kendisinden talepte bulunulan birim bu talebin gereğini yerine getirmek zorundadır. (Değişik üçüncü cümle: 7/7/2011 - KHK - 646/10 md.) Görevlendirilecek denetim elemanları Başkanlığın talebi üzerine ilgili birim amirinin teklifi ve bağlı veya ilgili bulundukları Bakanın onayı ile belirlenir.
(3) Yükümlülük denetimiyle görevlendirilen denetim elemanları, bu Kanun kapsamında kamu kurum ve kuruluşları da dahil gerçek ve tüzel kişilerden ve tüzel kişiliği olmayan kuruluşlardan her türlü bilgi, belge ve kanunî defterleri istemeye ve bunlar nezdinde her türlü evrak ve kayıtları incelemeye, ilgililerden yazılı ve sözlü bilgi almaya yetkili olup ayrıca diğer kanunların kendilerine verdiği yetkileri de kullanır.
(4) Denetim elemanları, kendi görev alanlarına ilişkin olarak kurumlarınca verilen görevleri yaparken tespit ettikleri yükümlülük ihlâllerini Başkanlığa bildirir.
Uluslararası bilgi değişimi
MADDE 12 – (1) Başkanlığın görev alanına giren konularda uluslararası bilgi değişimini teminen, yabancı ülkelerdeki muadil kurumlarla uluslararası antlaşma niteliğinde olmayan mutabakat muhtıraları imzalamaya ve imzalanan mutabakat muhtıralarını değiştirmeye Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanı yetkilidir. İmzalanacak mutabakat muhtıraları ve değişiklikleri Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe girer.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Cezalar, Elkoyma ve Kararların Bildirimi
Yükümlülük ihlâlinde idarî ceza
MADDE 13 – (1) Bu Kanunun 3 ve 6 ncı maddeleri ile 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan yükümlülüklerden herhangi birini ihlâl eden yükümlülere Başkanlıkça beşbin Yeni Türk Lirası idarî para cezası verilir.
Yükümlünün banka, finansman şirketi, faktoring şirketi, ikrazatçı, finansal kiralama şirketi, sigorta ve reasürans şirketi, emeklilik şirketi, sermaye piyasası kurumu veya yetkili müessese olması halinde, idarî para cezası iki kat olarak uygulanır.
(2) (Mülga: 18/6/2014-6545/88 md.)
(3) Bu Kanunun 5 inci maddesinde yer alan yükümlülüklere uymayan yükümlülere, eksikliklerin giderilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması için 30 günden az olmamak üzere süre verilir. Verilen süre içinde eksiklikleri gidermeyen ve gerekli tedbirleri almayan yükümlülere birinci fıkra hükümleri uygulanır.
(4) (Değişik: 18/6/2014-6545/88 md.) Bu Kanunun 9/A maddesi gereğince getirilen elektronik tebligata ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediği tespit edilen kişi, kurum veya kuruluşlara Başkanlık tarafından her bir tespit için on bin Türk lirası idari para cezası uygulanır. Bu şekilde bir yıl içinde uygulanacak idari para cezasının toplam tutarı iki yüz elli bin Türk lirasını geçemez.
(5) (Ek: 18/6/2014-6545/88 md.) Maddenin ilk üç fıkrası kapsamında uygulanacak idari para cezasının toplam tutarı; her bir yükümlülük için, ihlalin yapıldığı yıl itibarıyla, birinci fıkra kapsamında iki kat olarak uygulanacak yükümlüler için on milyon Türk lirasını, bunlar dışında kalan yükümlüler için bir milyon Türk lirasını aşamaz. Üst tutardan ceza uygulanan yükümlüler nezdinde takip eden yılda aynı neviden bir yükümlülük ihlali olması durumunda bu hadler iki kat olarak uygulanır.
(6) (Ek: 18/6/2014-6545/88 md.)Yükümlülüğün ihlal edildiği tarihten itibaren beş yıl geçtikten sonra idari para cezası verilemez.
(7) Bu madde ile ilgili diğer usûl ve esaslar Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Yükümlülük ihlâlinde adlî ceza
MADDE 14 – (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ile 7 ve 8 inci maddelerindeki yükümlülükleri ihlâl eden kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
BU KONUYLA İLGİLİ UZMAN BİR AVUKATTAN GÖRÜŞ ALMAKTA FAYDA VARDIR.
(2) Bu suç dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
Başkası hesabına işlem yapıldığının beyan edilmemesi
MADDE 15 – (1) Yükümlüler nezdinde veya aracılığıyla yapılacak kimlik tespitini gerektiren işlemlerde, kendi adına ve fakat başkası hesabına hareket eden kimse, bu işlemleri yapmadan önce kimin hesabına hareket ettiğini yükümlülere yazılı olarak bildirmediği takdirde altı aydan bir yıla kadar hapis veya beşbin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır.
Gümrük idaresine yapılacak açıklama
MADDE 16 – (1) Türk parası, döviz veya bunlarla ödemeyi sağlayan belgeleri yurt dışına çıkaran veya yurda getiren yolcular, gümrük idaresinin talebi üzerine bunlarla ilgili olarak tam ve doğru açıklama yapmakla mükelleftir.
(2) Yetkililerce talep edildiği halde herhangi bir açıklama yapılmaması veya yanlış ya da yanıltıcı açıklama yapılması halinde, yolcu beraberindeki değerler gümrük idaresi tarafından muhafaza altına alınır. Gümrük idaresince, açıklamada bulunmayan yolculara taşıdıkları değerin, tutar konusunda gerçeğe aykırı açıklamada bulunan yolculara ise taşıdıkları değer ile açıkladıkları değer arasındaki farkın onda biri kadar idarî para cezası kesilir. Ayrıca durum şüpheli sayılarak Başkanlığa bildirilmekle birlikte ilgili diğer mercilere de intikal ettirilir. Binbeşyüz Yeni Türk Lirasına kadar olan farklar için bu fıkra hükmü uygulanmaz.
Elkoyma
MADDE 17 – (1) Aklama ve terörün finansmanı suçunun işlendiğine dair kuvvetli şüphe bulunan hallerde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 128 inci maddesindeki usûle göre malvarlığı değerlerine elkonulabilir.
(2) Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı da el koyma kararı verebilir. Hâkim kararı olmaksızın yapılan elkoyma işlemi yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim en geç yirmidört saat içinde onaylanıp onaylanmamasına karar verir. Onaylanmama halinde Cumhuriyet savcılığının kararı hükümsüz kalır.
Kararların bildirimi
MADDE 18 – (1) Aklama ve terörün finansmanı suçundan dolayı yapılan soruşturma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karar veya düzenlenen iddianame, kovuşturma sonucunda verilen hüküm ve bu Kanunun 17 nci maddesine göre verilen elkoyma kararının bir örneği izleyen ayın sonuna kadar ilgili Cumhuriyet savcılıkları ve mahkemelerce Başkanlığa gönderilir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Başkanlık ve Koordinasyon Kurulu
Başkanlığın görev ve yetkileri
MADDE 19 – (1) Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı doğrudan Maliye Bakanına bağlı olup görev ve yetkileri şunlardır:
a) Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi amacıyla politika hazırlamak ve uygulama stratejileri geliştirmek, bu amaçla kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak, ortak çalışmalar yapmak, görüş ve bilgi alışverişinde bulunmak.
b) Belirlenen politikalar çerçevesinde kanun, tüzük ve yönetmelik taslakları hazırlamak, bu Kanun ile buna ilişkin Bakanlar Kurulu kararlarının uygulanması konusunda düzenlemeler yapmak.
c) Suç gelirlerinin aklanması alanındaki gelişmeler ile aklama suçunun önlenmesi ve ortaya çıkarılmasına yönelik yöntemler konusunda araştırmalar yapmak.
ç) Suç gelirlerinin aklanmasını önlemek amacıyla sektörel çalışmalar yapmak, önlemler geliştirmek ve uygulamayı izlemek.
d) Kamuoyu duyarlılığını ve desteğini artırmaya yönelik çalışmalar yapmak.
e) Suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanının önlenmesi kapsamında veri toplamak, şüpheli işlem bildirimlerini almak, analiz etmek ve değerlendirmek.
f) Değerlendirme sürecinde gerek duyulduğunda kolluk ve diğer birimlerden kendi görev alanlarında inceleme ve araştırma yapılması talebinde bulunmak.
g) Bu Kanun kapsamına giren işlemler ile ilgili olarak, araştırma ve inceleme yapmak veya yaptırmak.
ğ) Yapılan araştırma ve inceleme sonucunda aklama suçunun işlendiği hususunda olguların varlığının tespiti halinde, Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre gerekli işlemler yapılmak üzere Cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunmak.
h) Cumhuriyet savcıları tarafından intikal ettirilen konuları incelemek ve aklama suçunun tespitine ilişkin talepleri yerine getirmek.
ı) Aklama veya terörün finansmanı suçunun işlendiğine dair ciddi şüphelerin mevcut olması durumunda konuyu ilgili Cumhuriyet savcılığına intikal ettirmek.
i) Kanun ve ilgili mevzuat kapsamında yükümlülük denetimi yapılmasını sağlamak.
j) Kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kuruluşlardan her türlü bilgi ve belgeyi istemek.
k) Bilgi ve ihtisasına ihtiyaç duyulması halinde, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların Başkanlık bünyesinde geçici olarak görevlendirilmelerini talep etmek.
l) Görev alanına giren konularda uluslararası ilişkileri yürütmek, görüş ve bilgi alışverişinde bulunmak.
m) Yabancı ülkelerdeki muadil kurumlarla bilgi ve belge değişiminde bulunmak, bu amaçla uluslararası antlaşma niteliğinde olmayan mutabakat muhtırası imzalamak.
(2) Başkanlıkça birinci fıkranın (f) bendine göre kendisinden talepte bulunulan birim, bu talebin gereğini ivedi olarak yerine getirmek zorundadır.
(3) Başkanlık, aklama suçunun araştırılması ve incelenmesi görevlerini denetim elemanları vasıtasıyla yerine getirir. Görevlendirilecek denetim elemanları Başkanın talebi üzerine ilgili birim amirinin teklifi ve bağlı veya ilgili bulundukları Bakanın onayı ile belirlenir.
(4) Başkanlığın talebi üzerine görevlendirilecek denetim elemanları görevlendirme konusuna giren hususlarda bilgi ve belge istemeye, araştırma ve inceleme yapmaya, uygulamayı takip ve denetlemeye, bu maksatla her türlü evrakın tetkikine yetkilidir.
İşlemlerin ertelenmesi
MADDE 19/A- (Ek: 14/4/2016 - 6704/20 md.)
(1) Yükümlüler nezdinde veya bunlar aracılığıyla yapılmaya teşebbüs edilen ya da hâlihazırda devam eden işlemleri, işleme konu malvarlığının aklama veya terörün finansmanı suçu ile ilişkili olduğuna dair şüphe bulunması üzerine; Başkanlıkça şüpheyi teyit etmek, işlemi analiz etmek ya da gerekli görüldüğünde analiz sonuçlarını yetkili makamlara intikal ettirmek amacıyla yedi iş günü süreyle askıya almaya veya bu işlemlerin aynı süreyle gerçekleşmesine izin vermemeye Bakan yetkilidir.
(2) Bu yetki, yabancı bir muadil kuruluşun işlemin askıya alınması veya gerçekleşmesine izin verilmemesi yönündeki gerekçeli talebinde yer alan işlemler hakkında da Başkanlıkça aklama veya terörün finansmanı suçu ile ilişkili olduğuna dair şüphe görülmesi şartıyla mütekabiliyet ilkesi gözetilerek kullanılabilir.
(3) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar Bakanlık tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.”
Koordinasyon Kurulu
MADDE 20 – (1) Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine ilişkin kanun taslakları ile Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe girecek yönetmelik taslaklarını değerlendirmek ve uygulamayla ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyon sağlamak üzere Malî Suçlarla Mücadele Koordinasyon Kurulu oluşturulmuştur.
(2) Koordinasyon Kurulu; Maliye Bakanlığı Müsteşarının başkanlığında, Gelir İdaresi Başkanı, Vergi Denetim Kurulu Başkanı, Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanı İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı, Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü, Dışişleri Bakanlığı Ekonomik İşler Genel Müdürü, Hazine Kontrolörleri Kurulu Başkanı, Sigorta Denetleme Kurulu Başkanı, Hazine Müsteşarlığı Malî Sektörle İlişkiler ve Kambiyo Genel Müdürü, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü, Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu Başkanı, Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürü, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkan Yardımcısı, Sermaye Piyasası Kurulu Başkan Yardımcısı ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkan Yardımcısından oluşur. (1) (3)
(3) Görüş ve bilgilerine gerek duyulan kurum ve kuruluşların temsilcileri oy hakkı olmaksızın Koordinasyon Kuruluna çağrılabilir.
(4) Koordinasyon Kurulu yılda en az iki defa toplanır.
Bildirim ve bilgilerin değerlendirilmesi
MADDE 21 – (Değişik: 26/9/2011-KHK-659/17)
(1) Bu Kanun kapsamında alınan bildirim ve bilgiler Başkanlıkta istihdam edilen Maliye Uzmanı ve Maliye Uzman Yardımcıları tarafından değerlendirilir.
Sırrın ifşaı
MADDE 22 – (1) Aşağıda yazılı kimseler görevlerinden ayrılsalar dahi, görevleri dolayısıyla kişilerin ve bu kişilerle ilgili kimselerin şahıslarına, muamele ve hesap durumlarına, işlerine, işletmelerine, servetlerine ve mesleklerine ilişkin ol arak öğrendikleri sırları ifşa edemezler ve kendilerinin veya üçüncü şahısların yararına kullanamazlar:
a) Koordinasyon Kurulu Başkan ve üyeleri, denetim elemanları ile Kurul personeli.
b) Bilgilerine ve ihtisaslarına başvurulan kişiler.
c) Bu bilgileri görevleri dolayısıyla öğrenen diğer kamu görevlileri.
(2) Bu kişiler, öğrendikleri sırları ifşa etmeleri halinde, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu sırlar maddi menfaat karşılığında ifşa edildiğinde verilecek hapis cezası iki yıldan az olamaz.
(3) Bu Kanun uyarınca yabancı ülkelerdeki muadil kuruluşlara Başkanlıkça bilgi verilmesi sırrın ifşaı sayılmaz.