TÜRK VATANDAŞLIĞINDAN ÇIKMA-KOCAELİ-İZMİT AVUKATI

TÜRK VATANDAŞLIĞINDAN ÇIKMA-KOCAELİ-İZMİT AVUKATI

TÜRK VATANDAŞLIĞINDAN ÇIKMA-KOCAELİ-İZMİT AVUKATI

 

TÜRK VATANDAŞLIĞINDAN ÇIKMA

Tüm dünyada insanlar artık doğdukları devletlerin hakimiyet alanları dışına daha rahat bir şekilde çıkabilmekte ve başka devletlerin topraklarında yaşamlarını devam ettirmektedirler. Bu bakımdan bu kişiler çifte vatadandaş olabilecekleri gibi bazı ülkelerde yasak olan çifte vatandaşlık durumları gibi sebeplerle tek vatandaşlığı seçmek zorunda kalabilmektedirler. Bu kapsamda da Vatandaşlık Kanunu’nda bu konu düzenlenmiştir.

Türk vatandaşlığının kaybının üç sebebi bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi de Türk vatandaşlığından çıkmadır. İlgili Kanunu’nun 25-26-27 ve 28. Maddelerinde düzenlenmiştir. Bu maddeleri tek tek inleyecek olursak:

Türk Vatandaşlığından Çıkma Şartları

MADDE 25 – (1) Türk vatandaşlığından çıkmak için izin isteyen kişilere aşağıdaki şartları taşımaları halinde Bakanlıkça çıkma izni veya çıkma belgesi verilebilir.

  1. Ergin ve ayırt etme gücüne sahip olmak.
  2.  Yabancı bir devlet vatandaşlığını kazanmış olmak veya kazanacağına ilişkin inandırıcı belirtiler bulunmak.
  3. Herhangi bir suç veya askerlik hizmeti nedeniyle aranan kişilerden olmamak.

ç) Hakkında herhangi bir mali ve cezai tahdit bulunmamak

            İlgili maddeye baktığımızda kişinin ilk olarak ergin ve ayırt etme gücüne sahip olması gerektiğini görmekteyiz. Bu kapsamda 18 yaşından küçük olması durumunda vatandaşlıktan çıkma başvurusunda bulunamayacaktır. Diğer konu ise kişinin vatansız konumuna düşmemesi için mutlaka yabancı bir devlet vatandaşlığını kazanmış olması veya kazanacağına dair inandırıcı belirtilerin olması gerekir. Özellikle inandırıcı belirtiler kısmı önem arz etmektedir. Diğer bir şart ise suç veya askerlik hizmeti nedeniyle aranmıyor olması gerekiyor. Eğer suçlu veya askerlik hizmeti sebebiyle aranan bir kişiyse bakanlıkça çıkma izni reddedilir. Son şart ise mali ve cezai tahdidinin bulunmaması gerekir.

Türk Vatandaşlığından Çıkma Belgeleri

Türk vatandaşlığından çıkmak için başvuranlara belge verilmektedir. Bu belgeye vatandaşlıktan çıkma belgesi adı verilmektedir. Eğer başka bir devletin vatandaşlığını Türk vatandaşlığından çıktıktan sonra kazanılacaksa onlara çıkma izin belgesi verilir. Bu belge 2 yıl geçerli olmaktadır. Bu iki yıl içinde yabancı devlet vatandaşlığının kazanılması gerekir. İlgili kanun maddesi aşağıdadır:

MADDE 26 – (1) Yabancı bir devlet vatandaşlığını kazanmak üzere Türk vatandaşlığından çıkmak için izin isteyenlerden talepleri uygun görülenlere Bakanlıkça, Türk vatandaşlığından çıkma izin belgesi; verilen izin sonucunda veya önceden yabancı bir devlet vatandaşlığını kazandığını belgeleyenlere ise Türk vatandaşlığından çıkma belgesi verilir.

(2) Çıkma izin belgesi, karar tarihinden itibaren iki yıl geçerlidir. İzin belgesini alanlar bu süre içerisinde yurt içinde ikamet edilen yer valiliğine, yurt dışında ise dış temsilciliklere yabancı devlet vatandaşlığını kazandıklarına dair bilgi ve belgeleri vermek zorundadır. Süresi içinde yabancı devlet vatandaşlığının kazanılamaması durumunda çıkma izin belgesi geçersiz hale gelir.

Çıkma İzni Almak Suretiyle Türk Vatandaşlığını Kaybeden Kişilere Tanınan Haklar

Türk vatandaşlığından çıkma izni almak suretiyle vatandaşlığını kaybeden kişilere tanınan bazı haklar bulunmaktadır. Bu haklar Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 28. Maddesinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

MADDE 28 – (Değişik: 9/5/2012-6304/14 md.) (1) Doğumla Türk vatandaşı olup da çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybedenler ve üçüncü dereceye kadar olan altsoyları, bu maddede belirtilen istisnalar dışında Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen yararlanmaya devam ederler. Millî güvenliğe ve kamu düzenine ilişkin hükümler saklıdır.

(2) Bu madde kapsamında bulunan kişilerin, seçme ve seçilme, muafen araç veya ev eşyası ithal etme hakları ile askerlik hizmetini yapma yükümlülüğü yoktur. Bu kişilerin sosyal güvenliğe ilişkin kazanılmış hakları saklı olup bu hakların kullanımında ilgili kanunlardaki hükümlere tabidirler.

(3) Bu madde kapsamında bulunan kişiler, bir kadroya dayalı ve kamu hukuku rejimine tabi olarak asli ve sürekli kamu hizmeti görevlerinde bulunamazlar. Ancak kamu kurum ve kuruluşlarında işçi, geçici veya sözleşmeli personel olarak çalıştırılabilirler.

(4) Cumhurbaşkanı gerekli görmesi halinde üçüncü dereceden itibaren hangi dereceye kadar olan altsoyların bu maddede tanınan haklardan faydalanabileceğini belirleyebilir.

(5) Bu madde hükümlerinden yararlanacak olan altsoyun, üstsoyu ile soy bağını belgelendirmesi şarttır.

            Bu maddenin 2. Ve 3. Fıkraları önem arz etmektedir. Türk vatandaşlığından belirli durumlarda çıkma durumunda kalan kişilerin hakları zedenelenmemesi için seçme ve seçilme haklarının olmaması, muafen araç veya ev eşyası ithal etme hakları ile askerlik hizmetini yapma yükümlülüğünün olmaması durumları dışında Türk Vatandaşı gibi davranılmıştır.

YARGITAY KARARI    

Bu konuda genellikle Yargıtay’a gelen davalarda sigorta primleri, yaşlılık aylığı gibi konular olmaktadır. Bunlardan emsal nitelikte bir karar aşağıda bulunmaktadır:

YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ E. 2018/96 K. 2018/6323 T. 3.7.2018 tarihli kararında:

DAVA : Dava, murisi eşinin yurtdışında geçen sürelerini Türk vatandaşlığına bakılmaksızın borçlanabileceğinin tespiti istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

KARAR : I-)İstem

Davacı, talep tarihinde Türk vatandaşı olmasa da, Türk vatandaşı olan murisi eşinin borçlanmaya esas sürelerini 3201 Sayılı Kanun kapsamında borçlanabileceğinin tespitini istemiştir.

II-Cevap

Davalı Kurum vekili, Kurum işlemlerinin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davacının davasının reddine karar verilmesini istemiştir.

III-Mahkeme Kararı

A-)İlk Derece Mahkeme Kararı

Her ne kadar, 3201 Sayılı Kanun'un uygulama yönetmeliğinde, borçlanma tarihinde de Türk vatandaşı olunması gerektiği belirtilmiş ise de; gerek, 12/06/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 28. maddesinde; gerekse önceki 403 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 29. maddesindeki yasal düzenlemeye yer verilerek, doğumla Türk vatandaşı olup da, İçişleri Bakanlığından vatandaşlıktan çıkma izni alanların, sosyal güvenliğe dair kazanılmış hakları saklı tutulmuş olup; anılan kişilerin bu hakların kullanımında ilgili kanunlardaki hükümlere tâbi olmak şartıyla Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen yararlanmaya devam edecekleri belirtilmiştir. Açıklanan kanun maddeleri, açıkça, çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybeden kişilerin kazanılmış haklarının korunacağını belirtmektedir.

Kanun açıkça çıkma izni almak suretiyle Türk Vatandaşlığını kaybeden kişilerin kazanılmış haklarının korunacağını ifade etmektedir.

Bu sebeplerle Davacının müteveffa eşinin hizmet sürelerini borçlanma talebi bulunduğunda müteveffanın çalışmanın geçtiği dönemde sigortalı ile vatandaşlık ilişkisinin arandığı hususu değerlendirildiğinde davacının Türk Vatandaşlığını hiç kaybetmediği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek Müteveffa eş ...nun Yurtdışı borçlanma talebine reddeden işleminin hukuka aykırı olduğunun tespiti ile aksine kurum işleminin iptaline dair karar verilmiştir.

İstinaf Sebepleri:

Davalı vekili, istinaf yolu ile mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine dair karar verilmesini istemiştir.

B-)Bölge Adliye Mahkemesi Kararı:

... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 25.10.2017 tarihli ilamı ile ...'nun SGK sicil dosyasında yapılan incelemelere göre Alman Rant sigorta girişinin 16/02/1971 olduğu görülmüş olup, nüfus kayıtlarından yapılan incelemede 24/06/1988 tarihinin ölüm tarihi olduğu görülmüştür.

Davacı eş ... ise 10.03.2001 tarihinde izinle Türk vatandaşlığından çıkmıştır.

11.09.2014 gün ve 29116 Sayılı (mükerrer) Resmi Gazetede yayımlanarak bu tarihte yürürlüğe giren 10.09.2014 gün ve 6552 Sayılı Kanun'un 28. maddesiyle değiştirilen 3201 Sayılı Kanun'un 1. maddesinde yer alan açık düzenleme ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28.04.2010 gün ve 2010/10-2010 E., 2010/240 K. sayılı kararı, Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 03.11.2016 gün ve 2015/17413 E., 2016/13354 K. sayılı kararı, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 12.05.2016 gün ve 2016/7103 E. 2016/8512 K. sayılı emsal kararlarda belirtildiği üzere; Türk vatandaşlığından izinle çıkan davacının, Türk vatandaşlığını hiç kaybetmeyen eşinin yurtdışında çalışarak geçirdiği süreleri 3201 Sayılı yasa gereğince borçlanabileceğine dair mahkemenin hukuki ve vakıa değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

IV-Temyiz Eden:

Bölge Adliye Mahkemesi Kararı davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

V-)Temyiz Nedenleri:

... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen karar, davalı vekili tarafından, davacı hakkında Kurumca yapılan işlemlerin doğru ve yerinde olduğu gerekçeleri ile temyiz edilmiştir.

V-)İlgili Hukuk Kuralları ve Esasın İncelemesi

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/1-c. maddesinde, bir mahkeme hükmünün kapsamının ne şekilde olması gerektiği açıklanmıştır.

01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297. maddesinde ise:

“(1) Hüküm "Türk Milleti Adına" verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:

a-)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini.

b-)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini.

c-)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri.

ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini.

d-)Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını.

e-)Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.

(2)Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.

Eldeki davada, İlk derece Mahkemesince verilen kararın infazda tereddüt yaratacak şekilde verildiği belirgin olup, bu husus, bozma nedenidir.

Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır.

SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1 maddesi gereği kaldırılması ile ... 25. İş Mahkemesi'nin 04.04.2017 tarihli hükmünün, ilk fıkrasının tamamen silinmesi ile yerine “Davanın kabulüyle aksi Kurum işleminin iptaline, davacının talep tarihinde kendisi Türk vatandaşı olmasa da, murisi eşinin borçlanmaya esas sürelerini 3201 Sayılı Kanun kapsamında borçlanabileceğinin tespitine,” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren Ankara 25. İş Mahkemesi'ne gönderilmesine, 03.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

HİZMETLERİMİZ VE İLETİŞİM

Kocaeli-İzmit’te bulunan Hukuk Bürosu olarak Türk Vatandaşlığından Çıkmak isteyen kişiler başta olmak üzere Vatandaşlık Hukuku alanındaki her konuda uzman kadromuzla müvekkillerimize hizmet etmekteyiz. Daha detaylı bilgi için iletişim bölümüzden bize ulaşabilir, Kocaeli-İzmit’te bulunan ofisimizi ziyaret edebilirsiniz.